5 Eylül 2013 saat 14:15. Yanıbaşımda elimi tutan ve sürekli başımı boynumu destekleyip terimi silen eşimin, karşımda elinde kamerayla kuzenimin ve tüm doğum ekibinin dakikalarca süren haydiiiii şimdi nefes al tut, aç gözünü canım birazda bize bak, daha güçlü, az kaldı, süper, hadiiii oluyor, harika vs vs vs lerine artık gerek kalmamıştı o muhteşem ağlama sesi doğumhaneyi inlettiğinde.Kızımla birlikte ben de ağlıyordum.O kadar yorulmuş ve sıkılmıştım ki sürekli aynı şeyleri tekrarlayıp kızımı hala kucağıma alamadığım için, en sonunda içimden bu sefer ne olursa olsun başaracağım dedim bir nevi deli gücü geldi .İşte ikimizin de ağlaması bu kararın hemen akabindedir.Ebemiz kordonu keser kesmez kızımı çıplak olarak göğsüme koydu üzerimdeyken havluyla silerek temizledi. Yanak yanağa gelince birden sustu ve mırıl mırıl mıkır mıkır sokuldu bana, meme verince hemen o minicik ağzıyla emmeye çalıştı.Sonra aldılar benden küçücük bebeğimi!!!ayrılır ayrılmaz ağlamaya başladı , çocuk doktoru muayene etti, ağzından burnundan hortumlar soktu sıvıyı çekti, tarttı ölçtü.Giydirdiler getirdiler tekrar kavuştuk. Doktor ''kartopu gibi bir kızınız oldu çok sağlıklı herşey yolunda'' dedi ve işte o anda anladım anne olduğumu.Hala da o cümleyi düşündükçe yüzüm güler.3630 g 52 cm lik minişimle yan yana aynı anda çıktık doğumhaneden.Hayalimde her ne kadar kızım kucağımda yürüyerek!! çıkmak olsa da (tam uyuşmayıp 2. kez başka bir ilaç verildiği için bacaklarımı hissetmedim bir süre) itiraf ediyorum zafer kazanmışım gibi hissettim.Kendimle pek gurur duymam genelde gereksiz mütevaziliğim vardır aileden gelen. Bir saat önce ağrılardan deliler gibi koridoru turlayan avazı çıktığı kadar bağıran ben şimdi gülen rahatlamış bir yüz, en önemlisi de sağlıklı tostopak bir bebekle çıkmıştım doğumhaneden.Kendimle gerçekten gurur duydum ve hala da duyuyorum:) Resmen amip gibi bölündüğümü ve herkesin de o benden ayrılan parçama hayranlıkla baktığını hissettim.Parantez içinde söyleyevereyim bir kez daha!! doğum yaparsam epidural veya suni sancı kesinlikle istemediğine kesin karar verdim. Hatta evde doğal doğum çok daha çekici geliyor artık.Hatayı kendimde bulsamda (belkide korktuğumdan bu işlerin nasıl yürüdüğünü hiç araştırıp öğrenmemiş tamamen kendimi doğal sürece!!! bırakmıştım) aslında sistemin bozuk çarklarından kaynaklanan doğumu annenin değil doktorların yönettiği,anneye kesilmek isteyip istemediğinin sorulmadığı,doğumdan sonra bebeğin annenin göğsünden alındığı ve muayene edilip hiç sorulmadan 2 çeşit aşının yapıldığı, kristaller yönteminin uygulandığı genel olarak pozitif doğum hikayesi olarak nitelendirsem de aslında ayrıntıda öyle olmayan ve bunu sonradan fark ettiğim bir doğum yaşadım.Kısacası doğumuma sahip çıkamadığımı hiç de söz hakkım olmadan doğurduğumu söyleyebilirim. Benim bilgi sahibi olmamam saygıyla kararın anneye bırakılmasını engellememeliydi.Epizyo kesisi için önceden bilgilendirme yapılıp kararım alınabilirdi.M.Ö den kalmış kristaller manevrası yapılmamalı bebeğim göğsümden ayrılıp aşıları aileye sorulmadan yapılmamalıydı.Suni sancı istemediğimi belirtmeme rağmen doktorumun hiç umrunda olmadan 3 cm açıklıkta sancıyı basması da cabası.Konu dışına kaymadan parantezi kapatıp bu doğum konusunda görüldüğü gibi çok dertli olduğumdan daha sonra da uzunca yazmak istediğimi arz edeyim.Neyseki emzirme çalışmaları sonuç verdi ve gece sütüm gelmeye başladı ve nazlı kızım da emmeye.Artık tek düşündüğüm kalkıp yürümeliyim derhal kızıma bakacak hale gelmeliyimdi. Ertesi gün sabah hedefe ulaşıldı koridorda yürüme turları başladı.Sırtımda epidural için takılmış kordonlardan da kurtulmuşum kim tutar beni heyytttt.Diğer odadaki hastaların refakatçıları malesef sadece 7 aylık halime gerilemiş karnıma bakıp allah kurtarsın yavrum kız mı erkek mi demeseydi iyiydi :)
Üstünden neredeyse 17 ay geçti çok farklı bir ben oldum çoook şeyi yaşayarak öğrendim çok çok okudum.Hatta sulugözün yufka yüreklinin biriyim artık. Ama şunu da netlikle söyleyebilirim ki hayata daha fazla tutunmuş, donanımını arttırmak için daha da çabalayan kızına daha iyi örnek olmaya yemin etmiş bir anneyim.Çoğalabilmenin getirileri sanırım bunlar.Bazen eleştiri alıyorum bu kadar okuma araştırma bizi nasıl büyütmüşler bak normaliz işte diyen canım arkadaşım I. dan. Haklı da bulmuyor değilim ya ama annelik böyle bir şey hep daha çok bilmek , daha başarılı olmak istiyor insan. En önemlisi beynimize ebevenylikle ilgili kazınmış yanlış bilgi ve davranışardan (kucağa alıştırma,yanında yatırma,her istediğini yapma, küçücük bebeye kurallar koy baskıla ez geç vs .vs ) sıyrılmaya çalışmak ve daha fazla içgüdüyle doğala yakın durabilmek...